30.Ay

Iki hafta once nam-i dunyalari sarmis, hepimizin kendisini cok sevdigi ve kendisinin adini bile duymak istemedigi zamanlarin oldugu sevgili St. Valentine’in yuzu suyu hurmetine kutlanan Sevgileler Gunu idi. Ama bu sene 14 Subat’i digerlerinden ayiran bir sey vardi, o da 1 Billion Rising adiyla baslatilan, dunya genelinde her uc kadindan birinin siddete ugramasina karsi yurutulen kampanyanin ilk seferiydi. Bir milyar kadin ayni anda dans ederse, kendi istedikleri icin, kendileri nasil isterse, ve nerede dans etmek isterlerse ne olur diyerek hazirlanan,Eve Ensler tarafindan Vajina Monologlari oyunu ile baslatilan  V-Day hareketinin 15. yila ozel en onemli ve en buyuk kampanyasina sahitlik ettik. Bence 14 Subat’i en guzel kilan anlardan biriydi, insanlara once kendilerini sevmelerini ve kendilerine saygu duymalarini anlatmanin, sevildiklerine inandiklari ama aslinda sayginin ve dolayisiyla sevginin kiyisindan bile gecmeyen iliskilerinden -kiminle olursa olsun- bir an once cikip kurtulmalari gerektigini, kimsenin herhangi bir kotu muameleyi hic bir kosul altinda “hak etmis” olamayacagini anlatmanin en guzel yollarindan biriydi bence…

Bu konuda bir cok kelam eden oldu, dans ederek ne halledebileceklerini zannediyorlar kismindan tutun da, dans gibi erkek fantezisine ayak saglamak icin olusturulmus bir eglence bicimini kadina karsi siddeti protesto icin mi kullanacaklara kadar, etkisini etkisizligini tartisabiliriz ama kadinlarin bir araya gelip olusturduklari bir olusuma ancak elestiri ile gelebiliyorsaniz soylediklerinizin benim icin siddet uygulayan veya uygulanmasina sessiz kalanlardan bir farki yok.

Asagidaki video benim okulumun hemen yaninda bulunan ve sehrin en guzel parklarindan biri olan Washington Square Park’ta dans eden grubun videosu.

 

 

Kalin saglicakla…