Hakkini Helal Et Ozgecan!

“Bir kadin olarak ulkem yok, bir kadin olarak butun dunya benim ulkem” Virginia Woolf.

Ben Virginia Woolf’un yukaridaki sozunu her okudugumda, her dusundugumde aklimda kendini “kadin” olarak tanimlamanin ne kadar mesakketli oldugu aklima geliyor.

Insanlar, genellikle, ulkelerini “ev” ile, “guvende hissetmekle” eslestirirler; kadinlarin ulkelerinin olmamasi belki de bu yuzdendir.

Dunyanin her yerinde kadin olmak dikkatli olmak, kadin olmak hic bir zaman kendini tam anlamiyla guvende hissetmemek oldugu icin belki de dunya bizim ulkemiz.

Kadinlara akil veriyoruz hepimiz, dogduklarindan ve kendilerini kadin olarak tanimladiklari andan itibaren. Erkeklerin“dogasi” geregi kendilerini kontrol edememe ihtimalleri oldugunu ogretiyoruz ki dikkatli olsunlar. Ayrica erkeklerin, yine her seyi aciklayan dogalari geregi, kadinlarin koruyucusu oldugunu da ogretiyoruz ki “adam gibi” erkeklere ilgi duysunlar (mazallah kadinlara ilgi duyan kadinlardan Allah saklasin (!!!!) )

Bugun Ozgecan’in tabutunu omuzlayip yarin ogullariniza hic bir sey ogretmeyecek ama kizlariniza “dikkatli olmalarini” ogutleyeceksiniz, indirin Ozgecan’i omuzlarinizdan!

Bugun Ozgecan icin aglayip yarin ogullariniza dunyanin en sahane varliklariymis gibi davranacaksiniz, ve her seyin en iyisini onlarin hakkettigine cani gonulden inanacaksaniz, aglamayin Ozgecan icin… (Hayir kimsenin oglu ile bir derdim yok,Allah ogullarinizi size bagislasin. Ama bu ulkenin erkeklerini bu ulkenin kadinlari yetistiriyor unutmayin. Bu ulkenin kadinlarini da bu ulkenin kadinlari yetistiriyor, onu da unutmayin. Bir yerlere cok uzun olmayan bir zaman once sunu yazmisim mesela: “140journos’tan Engin Onder: “Nasil ataerkil bir toplumsa, kadin hesabi odemek istiyor fakat garson, erkegin olurunu almadan odemeyi almiyor.” Cok uzaklara gitmeyin bu hepimiziz, en yakin kiz arkadaslarimiza, kizlarimiza, yigenlerimize, torunlarimiza ilk bulusmada ve sonrakilerde hesabi kimin odedigini soranlariz; masadaki erkeklere hesabin uzatilmasina sesimizi cikarmayanlariz; cikaranlara “feminist feminist konusma” diyenleriz.. O yuzden once kendinizi, sonra sizi yonetenleri elestiriniz.”)

Bugun Ozgecan icin adalet isteyin, intikam degil! Adalet isterken de kadina akil vermeyin, erkege egitim verin.

Kizlariniza dikkatli olmayi degil, ogullariniza tecavuz, taciz etmemeyi ogretin!

Bi zahmet, ayrica, bari bugun Grinin Elli Tonunu izlemeyin! (Evet, akil veriyorum su anda. Ve evet geri adim atmayacagim)

Bir de habercilerinizden, blog yazarlarinizdan hikayeyi vahset pornosuna cevirmemelerini talep edin! Kadinin kurban oldugu estetize edilmis habercilige karsi cikin!

Ve son olarak asagidaki yaziya dikkat kesilelim hep beraber. Gunluk ve sacma sapan siyasetinizden daha onemli, sistematik bir sorun var ortada. Gunluk siyasetin gerizekali cemberine sokmayin kadina siddeti!  http://istifhanem.com/2013/03/30/kadincinayetleri/

Puslu Kitalar Atlasi

Alin, okuyun, okutun. Hayatinizda en deger verdiklerinize kitabi ve “duslerinizi” hediye edin.

23419

”yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne kadar acı olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimetti. çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu dünyanın şahidi olmaktı. ” Ihsan Oktay Anar, Puslu Kitalar Atlasi.